
Bize destek olmak için reklamlara tıklayabilirsiniz
-SATIŞ YÖNETİMİ-
Satış ve pazarlamayı birbirleriyle karıştırmamak gerekiyor pazarlama satışın kolaylaşmasına olanak sağlayacak zemin hazırlar eğer pazarlama bölümü etkisiz ise satış bölümünün başarılı olması imkansızdır.
Pazarlamada olan iki grup vardır bunların birincisi hedef tüketiciyi belirler hedef Pazar yani diğer grup ise tasarımı ve nasıl ulaşması gerektiği fiyat vs durumuyla ilgilenir.7
Eğer sizlerin pazarlama departmanı müdürünüz Pazar odaklı çalışması ve düşünmesi gerektiğine inanıyorsanız ilk önce hedef belirlemede sonrada ise hedefin nasıl ulaşılacağı konusunda düşünmesi gerekmektedir ama bunları düşünürken rekabeti de unutmaması gerekiyor.
Şimdi Gelin Pazarlama ve Satışı birbirinden ayıralım :
Pazarlamada amaç müşteri tatmini satışta satmaya yöneliktir.
Pazarlamada başlangıç hedef Pazar , satış ta ise fabrikadır
Pazarlamada amaç ihtiyaç iken (tüketici ihtiyacı ) satışta ürünlerdir.
Pazarlama bütünleşik pazarlamaya odaklı satış reklam ve tutundurmada baskın.
Pazarlama anlayışı malı bir an önce satmak değildir pazarlama anlayışı tamamen tüketici tatminine yönelmiştir. Satış satışçının, pazarlama ise alıcının ihtiyaç istek, arzu ve beklentilerine önem verir.
Pazarlama yaparken hedef pazarın oluşumun da mutlaka farklılıklar yaratınız bu belirlediğiniz doğru bil yoldur herkesin abası vardır ama farklıdır..
Malları farklılaştırma satış gelirini arıtmaktadır rengi veya kokusu ile..
Üstünlük stratejisi mutlaka farkınız olmalıdır kendinize ait üstünlük alanları yaratınız
Tüketici Araştırması
Modern pazarlama anlayışının odak noktası tüketici olduğuna göre, işletme pazara dönük eylemlerinde tüketici arzu, istek ve beklentilerine uymak zorundadır. Bu ise, tüketicilerin ne istediklerini, nelerden hoşlandıklarını bilmeye bağlıdır. Bu da araştırma yapmak demektir.
Hiçbir zaman yüz de yüz araştırma yapamazsınız her şeyin bir riski vardır. Şirketler bunun için avuç dolusu para harcamaktadırlar.
Pazarlama anlayışının üçüncü öğesi, müşteri tatminidir. Çünkü, işletmenin geleceğini belirleyen esas unsur, müşteridir. Bu böyle olmakla birlikte müşteri tatmini işletmenin tek amacı değil, amaca ulaşması için gerçekleştirmek zorunda olduğu bir alt amaçtır. Eğer tek amaç, müşteri tatmini olsaydı, bütün işletmeler en üstün nitelikli malları kârsız satarlardı.
Pazarlama anlayışı açısından, tüketiciye dönük tutum ne ölçüde önemli ise, bütünleşmiş pazarlama anlayışı da o ölçüde önemlidir. Bütünleşmiş pazarlama anlayışı, işletmeyi bir bütün olarak ele alan ve başarı için, tek başına pazarlama bölümü gayretlerinin yeterli olacağını geçersiz sayan bir anlayış değişikliğidir. İşletme ne tepe yönetiminin tek başına yürüttüğü gayretlerle ne de üretim bölümü ya da finans bölümünün gayretleri ile başarıya ulaşır. Başarı, tüm bölümlerin aynı amaç doğrultusunda faaliyetlerini bütünleştirip yürütmeleri ile elde edilir. Üretim bölümü, maliyetleri artırıyor diye kaliteden fedakârlık yapar ya da iş yükleme sorunları doğuruyor gerekçesi ile mala ek nitelikler katmaya karşı çıkarsa, işletme başarıya ulaştırılamaz. Pazarlama bölümü, piyasa koşullarının ödeme kolaylıklarının yürürlüğe konmasını gerektirdiğini önerir, ama nakit akışını olumsuz yönde etkileyeceği gerekçesi ile finans bölümü bu öneriye karşı çıkarsa, işletme yine başarıya ulaşamaz. Tersine, işletmenin finansal olanaklarını dikkate almadan hazırlanacak bir pazarlama planı için de aynı şey söz konusudur.
Bütünleşmiş pazarlama bir strateji olarak etkinliği tayin eder. Örgüte yansımamış bütünleşmiş pazarlama, sözden öte bir anlam ifade etmez.
Müşteri tatmini konusunda hiçbir zaman unutulmaması gereken nokta; yeni bir müşteri elde etmenin maliyetinin mevcut bir müşteriyi elde tutma maliyetinden çok yüksek olduğudur. Ayrıca, işletmeyi terk eden bir müşterinin, yanında kaç müşteriyi götürebileceği de gözden uzak tutulmamalıdır. Dünyadaki mükemmel diye tanımlanabilen işletmelere bakıldığında, her birinin kusursuz müşteri hizmeti hedefleri olduğu görülmektedir. Bu öylesine önemlidir ki, işletmeler ''sadık müşteri'' yaratabilmek için, müşteriye yakın olmayı şaşmaz bir felsefe olarak benimsemekte ve bunun gereği olarak da değişik hizmetler geliştirerek değişik düzeylerde sunmaktadırlar. Marka toplulukları oluşturmak için, kulüp üyelikleri, özel günler düzenlemek gibi çabalara girişmektedirler. Levis müşterilerine daha yakın olabilmek için, müşterileri ile ilgili geniş bir veri tabanı oluşturmuştur.
Müşteri tatminini odak noktası alan işletme, müşterilerini ne ölçüde tatmin ettiğini araştırma yanında, rakiplerinin de müşteri tatmin düzeylerini araştırmalıdır. Müşterilerini % 70 oranında tatmin eden bir işletmenin rakibi kendi müşterilerini % 80 ölçüsünde tatmin ediyor ve % 90'ı hedefliyorsa, birinci işletmenin işi zor demektir.
Pazarlama anlayışının dördüncü öğesi planlamadır. Bir işletmede sağlıklı ve kapsamlı bir planlama anlayışı yerleşmemiş ise, o işletmede sağlıklı bir yönetimden söz etmek mümkün değildir. Araştırmalar esnasında, çoğu yöneticiler her türlü plana sahip olduklarını ifade ederler. Ancak, derinlemesine bilgi almaya başladığınız zaman; işletmenin, planlama faaliyetlerine hiç de yeterince önem vermediğini görürsünüz.
Planlama, sadece faaliyetlerin düzenini gösterdiği için değil, yöneticileri araştırmaya ve daha etraflı düşünmeye yönelttiği için de gereklidir.
Pazarlama bileşenleri denince, işletmenin denetim altına alabildiği silahlar akla gelir. Yani, işletme hangi araçları kullanarak tüketicileri işletmeye çekebilir. Klasik yaklaşıma göre bu silahlar mal(ürün), fiyat, dağıtım ve tutundurma olarak özetlenirler. Yeni yaklaşıma göre bu silahlara, tüketici ya da müşteri odaklılık ve konumlandırmayı eklemek gerekir. İşletme pazardaki üstünlüğü sağlamak için bu altı silahı birbiri ile uyumlu bir biçimde kullanarak tüketiciyi işletmeye çekmeye çalışır. Bu silahları daha ayrıntılı biçimde şöyle göstermek mümkündür.
Satışçı, firmanın izlediği stratejiyi esas alan bir takdim yapmalıdır. Sözgelimi, farklılaşmaya odaklanmış bir firmanın satışçısı, fiyata yapılacak itirazları pazarlama programının farklılığını neden gösterip itirazı karşılayabilmelidir. Ya da takdim boyunca, bu farklılıklara dikkati çekip müşteriyi arzulandırabilmelidir. ercan cengiz
Görüldüğü gibi, işletmeyi pazarda tutundurmak sadece reklam, halkla ilişkiler, satışı özendirme uygulamaları ile değil, aynı zamanda satışçıların faaliyetleri ile gerçekleşmektedir. Bazı sektör ve ürünlerde ise, öteki tutundurma yöntemlerinin yapamadığını satışçı yapmaktadır. Sözgelimi, sağlık hizmetlerinde kullanılan bir alet ya da üretimde kullanılan bir makineyi reklamdan ziyade satışçı tutundurur.